Kişisel gelişim kitapları, her zaman aranan, okunan, en çok satanlar listesine giren kitaplar olmuştur. Bunlardan biri de Antony Robins'in yazdığı, dilimize Dr. Mehmet Değirmenci'nin çevirdiği "Sınırsız Güç"tür. İnkılap Kitabevi'nden 1992'de yayınlanan bu kitabı aynı yıl almış ve okumuşum.

Zaman zaman, kitaplığımdaki kitapların birini raftan çekip incelerim. Bu kez elime "Sınırsız Güç" geçti. Altını çizdiğim satırlar, aldığım notlar olmuş. Sizinle paylaşmak istedim.
Anthony Robins 1960 doğumlu, Amerikalı bir yazar, koç ve motivasyon konuşmacısıdır. Sınırsız Güç, İçindeki Devi Uyandır, Dostum Pusulalar başlıca kitapları. Kitabı çeviren Doktor Mehmet Değirmenci Denizlili'dir. Önsözde neler söylemiş görelim:
"Bu kitabı sadece okumakla yetinmeyip içindeki alıştırmaları da yaparsanız, yaşamınız mutlaka olumlu yönde değişecektir. İster öğretmen, ister öğrenci, ister doktor, ister iş adamı, ister ev hanımı, ister işçi ve benzeri, her ne işle uğraşırsanız uğraşın, sağlığınızda, mutluluğunuzda, başarılarınızda, olumlu yönde değişiklikler olacaktır."
Gelelim kitapta altını çizdiğim cümlelere:
"Hayallerinizi gerçekleştirmek için size sihirli gücü verecek aslan, her birinizin içinde yatıyor. Onu salıvermenin tam zamanıdır."
"Bana göre asıl güç, istediğiniz sonuçları yaratabilme ve olaylar içerisinde diğer kişilere hak ettikleri değeri verebilme yeteneğidir. Güç, düşüncelerinizi amacına uygun olacak şekilde yönlendirebilmek için hayatınızı değiştirebilme yeteneğidir."
"Her şeye karşın günümüzde gücün gerçek kaynağı yine de uzmanlaşmış bilgiden geliyor."
"İnanç, din ya da doktrinlerin anlatımında çok kullanılan bir kavramdır. Bu nedenle inanç deyince akla, dini ya da doktriner inançlar gelmektedir. Fakat en temel anlamda İnanç, yaşama anlam kazandıran ve yön veren yönlendirici bir itikat, yargı, hırs ya da prensiptir.
"Bir şeyin gerçek olduğuna inanırsanız, tam olarak onu gerçek kabul eden bir duruma girersiniz. Etkili kullanıldıklarında, iyi bir yaşamın yaratılmasında, en güçlü araçlar olabilir.
"Başarıya inanırsanız sizi başarmak için güçlendirecektir, başarısızlığa inanırsanız, o mesajlar sizi başarısızlığa yönlendirecektir.
"İçinde bulunduğumuz dünyayı,bilinçli ya da bilinçsiz olarak biz seçtik. Mutluluğu seçersek mutlu, mutsuzluğu seçersek mutsuz oluruz.
"Günümüzde liderler, çölde bile bahçe görebilen, her durumda başka olasılıkların da bulunabileceğini göz önüne alabilen kişilerdir."
"Büyük liderlerin ve başarılı insanların hepsi, dünyayı kendilerinin yarattığına inanarak hareket ederler. Her zaman ve tekrar tekrar duyacağınız tek cümle: 'Ben sorumluyum ve gerekeni yapacağım' olmalıdır.
"Kitabın asıl mesajı budur, yapıcı olun, sorumluluk alın, eyleme geçin. Öğrendiklerinizi uygulayın ve hemen yararlanın. Sadece kendiniz için değil, kendiniz kadar diğerleri için de uygulayın."
Bu kitabı okumak size güç verecektir, buna inanıyorum. Kitabın adına takılmayın. Sınırsız güç elbette problem oluşturur, gücü elinde tutana sınırsız eylemler yaptırır. Özgürlük, demokrasi sınırlarını zorlamasına yol açar.
***
Hadi bu konuyu bırakıp bir şarkıya gidelim. Müzeyyen Senar ne güzel söylerdi.
"Dönülmez akşamın ufkundayız
Vakit çok geç!
Bu son fasıldır ey ömrüm, nasıl geçersen geç!"
Yahya Kemal Beyatlı'nın şiirinden Münir Nurettin Selçuk'un bestelediği şarkı. Üç sanatçıyı da rahmetle analım.

RİNDLERİN AKŞAMI
Dönülmez akşamın ufkundayız.
Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece.
Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince,
Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!
Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.
Yahya Kemal BEYATLI
Yahya Kemal Beyatlı, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin en büyük temsilcilerinden biridir. Şiirleri, Divan edebiyatı ile modern şiir arasında köprü görevi üstlenmiştir.
Uzun yıllar Fransa'da yaşadı. Hiç bilmeden gittiği Paris'te, Fransızca'yı hızla öğrendi. Sorbonne Üniversitesi'nde siyaset bilimi okudu. Kütüphanelerde tarih araştırmaları yaptı. Daha sonra Edebiyat Fakültesi'ne geçti. Burada tarihe bakışı, şairliği ve kişiliği gelişti. Darüşşafaka'da tarih ve edebiyat öğretmenliği yaptı. Milletvekilliği ve büyükelçilikler yaptı. Biz şiirlerinden örneklere bakalım.
EYLÜL SONU
Günler kısaldı... Kanlıca'nın ihtiyarları
Bir bir hatırlamakta geçen sonbaharları.
Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa...
Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa...
İçtik bu nâdir içki'yi yıllarca kanmadık...
Bir böyle zevke tek bir ömür yetmiyor, yazık!
Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;
Lâkin vatandan ayrılışın ıztırâbı zor.
Hiç dönmemek ölüm gecesinden bu sâhile,
Bitmez bir özleyiştir, ölümden beter bile.
Yahya Kemal BEYATLI
Yahya Kemal Beyatlı bir İstanbul sevdalısıdır. Aziz İstanbul şiirinde bu sevgiyi görürüz.
AZİZ İSTANBUL
Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim, gezmediğim, sevmediğim hiç bir yer.
Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görülür dünyada,
Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.
Yaşamıştır derim, en hoş ve uzun rüyada
Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan.
Yahya Kemal BEYATLI
Yahya Kemal Beyatlı 1 Kasım 1958'de ölmüş. Ölüm yıl dönümünde anmak istedim büyük şairi. Ruhu şad olsun.
***

Geçen hafta Penguen Kitabevi'nde, Sayın Vekilimiz Gülizar Biçer Karaca ile kesişti yollarımız. Penguen yöneticileri Necla Gövsu, Mehmet Çınar, Merve Karaca, Sevgi Güneş ve Gülizar Hanım'la çok güzel bir söyleşimiz oldu. Sonra aramıza iş insanı İsmail Yılmaz katıldı. Söyleşi iyice tatlandı. Kitap dostu sanayicilerimizin çoğalması umut veriyor gelecek adına.
Kitabevleri, kültür ve sanatın ve kültürü, sanatı konuşanların buluşma noktaları. Boş laf edilmiyor oralarda.

İnziva Sahaf'ta kitap kulübü toplantısı vardı. Fakir Baykurt'un "Eşekli Kütüphaneci" adlı biyografik romanını konuştuk. Hava Bereket'in yönlendiriciliğinde, çok güzel bir ortamda, gençlerle bir araya gelmek iyi geldi. Yorum ve tespitler harikaydı.
Bu yazıyı da kitaplarla sanatçılarla bitirdik.
Hoşça kalın, dostça kalın, umutsuz kalmayın.