Sağlığında kıymetini bilmediğimiz değerlerin ardından "ne güzel insandı" diye kıvranıyoruz. Bir dost cenazesinde "Keşke şunları da yapsaydık." demekten kendimizi alamıyoruz. Acele edin, bazı şeyler için vakit çok geç olabilir.

Mesela bugün eski bir dostun ziyaretine gidin. Kırılmış bir gönlü tamir edin, birlikte yemek yiyin, kahve için, hasret giderin, birbirinize salırıp helalleşin! 

Kimbilir belki bir daha karşılaşamayabilirsiniz. Görüşmek isteseniz bile sağlığınız buna el vermeyebilir ya da  sevgili dostunuz artık hayatta olmayabilir. Vakit varken, sağlığınız yerindeyken dostlarınızı arayıp sorun, onlarla görüşün, konuşun, kucaklaşın!.. Acele edin, yarın çok geç olabilir. 

Bu sabah bir yetimin başını okşayın, ihtiyacını karşılayın, gönlünü alın, yanlızlığını giderin. Bir öksüzü bağrınıza basın, ona şevkat gösterin, yardım elinizi uzatın. Tek kelimeyle sahiplenin. 

İsterseniz bugün bir hastaya ziyaretine gidin. Şifa dileyin, morel verin, dua edin. "Bugün seni çok iyi gördüm!.." deyin. Giderken yanınızda bir şey götüremezseniz bile dostluğunuzu, güler yüzünüzü, insanlığınızı ve muhabbetinizi götürün. 

- Aman efendim, bu kadar işin gücün içinde bunları kim yapacak? diye itiraz etmeyin. Mızıkçılık yapan çocuklar gibi inatlaşıp durmayın. İyiliğe, güzelliğe, yardımlaşmaya, kardeşliğe uzanan bu gönül köprülerini yıkmayın! 

Sevgili dostlar, bir de sıla-yı rahimi unutmalım. Aile büyüklerimizi ziyaret edelim, uzakta olanları telefonla arayalım, hal ve hatırlarını soralım. Böylece gönülleri fethetmiş, uzakları yakınlaştırmış oluruz. Acele edin, yarın çok geç olabilir. 

Küllenmiş ocaklar, muhabbet kıvılcımıyla yeniden ateşlense... Şen kahkahalar, ahşap işlemeli tavanlarda yeniden yankılansa... Dokunaklı gurbet havaları, hasret çeken gönülleri dağlasa... "Hüzün, deli dalgalar gibi gelip gönlümüzün kıyısına vursa..."  Yaren meclislerinde eski dostlar yine bir araya gelse ne güzel olurdu, değil mi? "Bakarsın bir ince yağmur yağar, uyanır kervansaraylar!"  Bir rüyadan arta kalma zamanı, belki bir peri masalı tadında yeniden yaşarız, belli mi olur? Siz iyisi mi acele edin, yarın çok geç olabilir. 

Geçmişte yaşadıklarınız içinizi acıtsa da hatırladıkça sizi öfkelendirse de eski yaraları kaşımanın bir anlamı yok artık.

Bu saatten sonra armudun sapı üzümün çöpü demenin kime ne  faydası var ki?.. Dargınlığınızı, kırgınlığınızı, öfkenizi bitirin! Çevrenizdeki küsleri barıştırın. Güzel şeylere vesile olun ki siz de güzel olasınız. 

Herkes herkesi affetsin. Başka ne çıkar yolumuz olabilir ki... Merhamet bekleyen merhamet etsin. Çünkü Allah, merhamet edenlerin en merhametlisidir. İnşallah bir de bizi afferse işte o zaman değme keyfine!... Ama acele edin, vakit çok geç olabilir.