Çal’da “Çoban Olimpiyatları” olarak da adlandırılan Sudan Koyun Geçirme Festivali, Çal’ın Aşağıseyit Mahallesi’nde 8 asırdan bu yana devam ediyor. İnsanın, sahip olduğu hayvana olan sevgisi ve ikisinin bütünleşmesini merkeze alan etkinlik, her yıl Ağustos ayının son haftasında gerçekleştiriliyor. Etkinlik, çobanların önderliğinde koyunların tereddüt etmeden sahibini takip etmesi, Menderes’in sularına atlaması ve karşıya sorunsuz bir şekilde geçmesi temel oluşturur.

YÜZYILLAR SONRA İLK, SUSUZ MENDERES

8 asırdır devam etkinlikte bu yıl bir ilk yaşandı. Su kullanımındaki yılların ihmaline bir de küresel ısınma ve iklim krizi etlenince, Menderes’in suyu tamamen çekildi, kurak bir dere yatağı haline geldi. Bir süredir yapılıp yapılmayacağı tartışılan Sudan Koyun Geçirme Festivali’nin sembolik olarak da olsa gerçekleştirilmesine karar verildi.

Sudan Koyun Geçirme Festivali’nin temelinde yer alan koyun ve su bu kez birleşemedi, susuz Menderes yatağından koyunlar yüzyıllar sonra ilk kez yüzerek değil, yürüyerek geçti.

Kuru-1

“CAN ÇEKİŞEN MENDERES’E DİKKAT ÇEKMEK İSTEDİK”

Coşkudan ve heyecandan uzak düzenlenen Sudan Koyun Geçirme Festivali’ne ilişkin değerlendirme yapan Çal Belediye Başkanı Ahmet Hakan, yüzyıllardır hayat verdiği topraklarda can çekişen Büyük Menderes’e dikkat çekmek için bir araya geldiklerini söyledi. Atalardan miras kalan Menderes’ten Koyun Geçirme Geleneği'ni bu kez farklı bir anlamla, kuruyan yatağında sembolik olarak gerçekleştirdiklerini dile getiren Başkan Hakan, “Aşağışeyit mahallemizde, suyu çekilmiş Menderes’in ortasında kınalı koçumuzu yürütürken aslında bir geleneği değil, binlerce yıllık bir çığlığı yaşattık. Bu çığlık, toprağın, doğanın ve gelecek nesillerin bize haykırdığı bir çağrıdır. Bugün burada yaptığımız şey yalnızca bir ritüeli sürdürmek değil, doğamızın yok oluşuna karşı durmaktır. Çünkü biliyoruz ki; eğer Menderes susarsa, toprak susar, hayat susar, geleneklerimiz susar” dedi.

Yüzyıllardır Anadolu’nun can damarı olan bu nehrin adım adım kurumaya terk edildiğini dile getiren Başkan Hakan, “Şimdi ise bizler, bu sessiz çığlığa kayıtsız kalmamak için bir aradayız. Bugün yaptığımız etkinlik, sadece geçmişe bir saygı değil, geleceğe bir sözdür. Biz bu geleneği yaşatırken, aynı zamanda çocuklarımıza, torunlarımıza yaşanabilir bir Çal, yaşanabilir bir doğa bırakmak için mücadele edeceğiz. Bu etkinliğe katılarak sesimize güç katan, geleneklerimize ve doğamıza sahip çıkan tüm hemşehrilerime, Çal Yöresi Derneği'ne, ÇALSİAD'a ve Aşağıseyit muhtarlığımıza gönülden teşekkür ediyorum. Gelin, hep birlikte Büyük Menderes’in yeniden hayata dönmesi için el ele verelim” dedi. ABDİL YAŞAROĞLU