Konu eşitlik ve adalet olunca, fikirler bile kendi içlerinde eşitlik ve adalet istenci ile çalkalanıyor. Eşitlik kavramına baksan, öncelik onun; adalete baksan, düzen onun. O zaman mesele öncelik ve düzen mi?
Yok yok, beynimin hastalıklı tarafına gitmeyelim şimdi. Daha sarih, daha temiz sözcükler bulalım ki anlaşılır olsun. Ve hatta daha yüzeyden ele alalım ki işe yarayabilir olsun.
Soru şu: İnsanlık hiç adil olabildi mi?
Hayır hayır, asıl soru şu: insanlık adaleti hiç anladı mı?
Bizim ülkemizdeki üniversitelerde dört yıl boyunca adalet nedir sorusunu mu cevaplamaya çalışıyor çocuklar? Eğer öyleyse aynı fakülteden çıkıp da nasıl birbirinden fersah fersah farklı alanlarda hizmet verebiliyorlar? Bir insan aynı eğitim çarkından geçip; hem avukat hem yargıç hem de savcı olabilir mi? Adalet bunun neresinde? Eşit eğitim alıyor ve adalet mi dağıtıyorlar? Güldürmeyin beni allasen…
Eşitlik ve adalet bir mi?
Bir ara sosyal medyada bir karikatür dolanıyordu. Yan yana iki kare. Boyları birbirinden farklı üç insan aynı platformdan maçı izliyorlar. Eşit bir şekilde ve eşit düzlemden. Fakat kısa olanı ile uzun boylu olanının gördüğü yer aynı değildi. Bu karenin üzerinde eşitlik yazıyordu. Tıpkı “kadın-erkek” eşitliğini yanlış anlayıp kadınların da madenlerde çalışabileceğini savunan düşünce gibi.
Diğer karede ise hepsinin aynı boya getiren ayakaltına takozlar konmuştu. Artık hem eşittiler hem de aynı sahneyi izliyorlardı. O karenin adı adaletti.
Başka bir örnek yaratalım. Mesela iki kardeşsiniz ve anneniz köyden sebze göndermiş. Ve hepsi aynı sepette geldiği için dağıtım işi size düşüyor. Siz iki kişilik bir ailesiniz, kardeşiniz ise dört kişilik bir aile. Nasıl yapacaksınız dağıtımı?
Tam ortadan böler ve yarı yarıya ayırırsanız eşitçe dağıtmış olursunuz. Günümüz kokuşmuşluğu ve açgözlülüğünü dikkate alarak değerlendirirsek; en azından eşitliği bildiğiniz için alkışı hak ettiniz.
Şimdi baba soru geliyor: Sebzeleri eşit dağıtmak adil mi? Adaletin yok mu dünya?
“Saçmalamayı bırak Allah aşkına, memlekette adalet mi var ki sen sebze bölüştürüyorsun?” diyen siz de haklısınız. “Hiç olmazsa kanunlar uygulansa yeter.”
Haklısınız…