Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mustafa Tekin, meme kitlelerinin tanısı ve tedavisinde cerrahi müdahale süreci hakkında önemli bilgiler paylaştı.

Meme kitlelerinin tanısı ve tedavisinde gerçekleştirilen cerrahi müdahalenin hastaların yaşam kalitesini artırmak ve olası ciddi hastalıkları önlemek açısından büyük önem taşıdığını belirten Op. Dr. Mustafa Tekin, "İlk aşamada meme ultrasonografi ve mamografi gibi görüntüleme yöntemleri kullanılarak kitlelerin büyüklüğü, şekli ve özellikleri belirlenir. Bu tetkiklerin ardından, biyopsi yöntemiyle kitlelerin benign mi yoksa malign mi olduğunu yani iyi huylu mu kötü huylu mu olduğunu kesinleştirmek için patolojik analiz yapılır ve tedavi planı ona göre oluşturulur" dedi.

HASTA VE KİTLENİN DURUMUNA GÖRE TERCİH YAPILIYOR

Cerrahi müdahale sürecinde, hastanın durumu ve kitlelerin özellikleri dikkate alınarak farklı teknikler tercih edilebildiğini kaydeden Op. Dr. Mustafa Tekin, "Küçük ve benign görülen kitlelerde genellikle lokal eksizyon veya kısmi meme alınması yeterli olurken, malign durumda ise daha kapsamlı cerrahi ve gerekirse sentinel lenf nodu biyopsisi yapılabilir. Ameliyat sonrası, hastanın iyileşme sürecini hızlandırmak ve estetik sonuçları optimize etmek amacıyla, genellikle minimal invaziv teknikleri tercih ederiz" diye konuştu.

"DÜZENLİ TAKİP VE UYUM TEDAVİYİ OLUMLU ETKİLİYOR"

Meme sağlığını korumak için düzenli kontrollerin ve erken müdahalenin hayat kurtardığını belirten Op. Dr. Mustafa Tekin, "Meme kitleleri tanısında ve tedavisinde cerrahi müdahale, erken teşhis ve doğru planlama ile oldukça başarılı sonuçlar verir. Hastaların bu süreçte uzman bir hekim tarafından düzenli takip edilmesi ve tedavi planlarına uyum göstermeleri gerekiyor. Hastalara moral ve motivasyon aşılamak da tedavi sürecine olumlu katkılar sağlıyor" dedi. (İHA)